Berat Kandili, 13 Şubat'ta başlayan "üç aylar"ın ikincisi olan şaban ayının 15'inci gecesine denk geliyor.
İslam inancına göre "berat", günahlardan arınma, temize çıkma, ilahi af ve rahmete nail olma anlamlarına geliyor.
Hazreti Muhammed'in, Berat Kandili'ne ilişkin şöyle buyurduğu ifade ediliyor: "Şaban ayının 15'inci gecesini ibadetle geçirin, gündüzünde de oruç tutun. Çünkü Yüce Allah, bu gece dünya semasına rahmetiyle tecelli eder ve 'Yok mu tövbe eden, tövbesini kabul edeyim. Yok mu rızık isteyen, rızık vereyim. Yok mu şifa isteyen, şifa vereyim. Yok mu başka isteği olan ona da istediğini vereyim' buyurur."
"Allah'tan af dileyen affedici olmalıdır"
Hazreti Muhammed'in Berat gecesinde çokça ibadet edilmesini, gündüzünde ise oruç tutulmasını tavsiye ettiğini hatırlatan Han, "Berat gecesi Peygamber Efendimizin ifadesi ile af, mağfiret ve aydınlanma gecesidir. Fakat şunu da unutmamak gerekir, Allah'tan af dileyen affedici olmalıdır, Allah'tan bağışlanma dileyen de bağışlayıcı olmalıdır." diye konuştu.
Berat Kandili'nin her türlü şer, kötülük, şiddet, zulüm, haksızlık ve adaletsizlikten uzak kalmayı öğrettiğini ifade eden Han, şöyle devam etti: "Berat, kırılan kalpleri onarma, dargınlık duvarlarını yıkma, kin, nefret ve intikam duygularını aşma günüdür. Yüce Yaradan'ın affına erebilmek için yaratılanı affetme günüdür. Her yıl gelen Berat Kandili, arzularımızın, tutkularımızın, heva ve heveslerimizin, bencilliklerimizin egemenliğinden, nefsimizin esaretinden kurtularak gerçek özgürlük beratımıza nasıl kavuşacağımızı öğretir. Nefis ve şeytanın hile ve tuzaklarına karşı her zaman teyakkuzda olmayı hatırlatır."
Berat gecesini gerçek anlamda idrak etmenin Kur'an-ı Kerim'i anlamakla ve Hazreti Muhammed'in sünnetini hayata yansıtmakla mümkün olduğunu belirten Han, "Berat Kandili, içinde bulunduğumuz zorlu süreçlerden hayırla çıkmaya vesile olsun. Namaz kılarak, Kur'an okuyarak, dua ederek, af ve mağfiret dileyerek geçirdiğimiz Berat Kandili, bütün Müslüman aleminin beratına vesile olsun." diye konuştu.