Çok yaşayan değil, çok gezen bilir, demiş. Bu sözün değeri her geçen gün biraz daha anlaşılmaktadır.
Günümüzün ağırlaşan yaşam koşulları insanları daha çok çalışmaya zorlarken, bu çalışmanın verdiği yorgunluğu gidermek için daha iyi dinlenme gereği ortaya çıkmaktadır. Dinlenmenin en etkili biçimlerinden birisi ise gezmektir.
Gezen insan yeni yerler görür, yeni insanlarla tanışır, bilgisi ve görgüsü artar. Kısaca diyebiliriz ki geziler, insanları dinlendirdiği gibi, bilgisinin ve görgüsünün artmasına, kişiliğinin gelişmesine yardımcı olur.
İşte, dinlenmek, görmek, öğrenmek, ticaret yapmak gibi amaçlarla yapılan gezilerin tümüne Turizm diyoruz. Hangi amaçla yaparsa yapsın, gezi yapan insana Turist denir. Bireylerin veya toplulukların yurt içinde yaptıkları geziler İç Turizm, yurt dışına yaptıkları geziler Dış Turizm diye isimlendirilmektedir.
Günümüzde Turizm, bir ülkenin en önemli gelir kaynaklarından birisidir. Bacasız Endüstri diye nitelendirilen turizmin yurt kalkınmasındaki payı çok büyüktür.
Bölgemize gelen Turistler gezmek görmek, yemek, yatmak ve benzeri ihtiyaçlarını karşılamak için alış – veriş ederek para bırakmaktadırlar. Yabancıların bıraktığı ve döviz adını verdiğimiz bu paralar, dış ülkelerden satırı almak zorunda olduğumuz mallara karşılık olarak ödenir.
Böylece kendi malımızı satmış, dışardan aldığımız mallar için para vermemiş oluruz. Onun için bir ülkenin zenginleşmesinde turizmin etkisi büyüktür.
Her insan, tanımadığı yerleri görme, yeni bilgiler edinme, diğer ülkelerde yaşayan insanları örf ve adetlerini öğrenme özlemi içindedir. Ancak insanın, bu özlemini giderebilmek için doğal ve tarihi zenginlikleri olan, rahat, ‘güvence altında ve özgürlük içinde gezebileceği ülkeleri tercih edeceği unutulmamalıdır.
Bu vesile ile bölgemizde turizm faaliyet gösteren tüm kuruluşlara ve çalışanlarına turizm haftasını kutlar.
Hayırlı ve bereketli sezonlar dilerim.